Teröre tepki için kar üzerinde tabuta girdi

Anasayfa'ya Dön 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
Tüm GÜNDEM Haberleri 30.12.2016 12:47:00
Profesör teröre karşı direnç gösterme çalışması için eksi 15 derece soğukta tabuta girdi…
Teröre tepki için kar üzerinde tabuta girdi

RADARHABER / ERZURUM  

Atatürk Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi öğretim görevlisi Profesör Doktor Mehmet Kavukçu, ölümle yaşam ilişkisini korumak, soğuk şiddeti ile ölüm şiddetini vurgulamak ve teröre direnmenin yeni bir yaşam hazırlayacağını anlatmak için gündüz eksi 15 derece soğuk ve tipi olan bir havada tabuta girdi.

 

2 saatlik bir denemede, kimi zaman tabuta girip üzerini karla örttü, kimi zaman tabutu sırtına alarak taşıyıp, kendi deyimiyle tabutun içerisinde üzerini karla kapatıp doğayla bütünleşen bir yaşam dili oluşturdu.  “Tabut ölümün kendisi değil ama en iyi ifade eden objelerden biri olduğu için tabutu ele aldım” diyen öğretim üyesi, bu denemesindeki en büyük amacını ise, “ Terör ve şiddet insanları yıldırmak ve pes ettirmek istiyor. Buna karşı direnç göstermek gerektiğini temsili olarak vurgulamak istedim” diyerek açıklıyor.

 

 

EKSİ 15 DERECE TABUTA GİRDİ

Erzurum Atatürk Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim görevlisi Profesör Doktor Mehmet Kavukçu, eksi 15 derece soğuk ve tipili bir havada, tabuta girerek ilginç bir deneme yaptı.  Ölüme direnerek ölümle bütünleşip yaşam dili oluşturmayı anlatan Profesör Kavukçu, 2 saatlik deneme boyunca tabutla yatıp kalktı, bıkıp usanmayı, ve tabuttan korkmamak ve her an yanımızda ve içimizde olduğunu anlatmak istedi.  Denemesi ile ilgili amaçlarını acıkmayan Profesör Doktor Kavukçu, “ Tabuttan çekinip korkmamak gerek, direnç göstermek gerek. Terör ve şidet insanları yıldırmak ve pes ettirmek istiyor. Buna karşı direnç göstermek gerektiğini vurguluyorum temsili olarak. Tabut ölüm kendisi değil ama en iyi ifade eden objelerden biri olduğu için tabutu ele aldım” dedi.

 

“ SOĞUK ŞİDDETİ İLE BİRLİKTE ÖLÜM ŞİDDETİNİ VURGULADIM”

Kavukçu, “ Aynı zamanda soğuk şiddeti ile birlikte ölüm şiddetini  vurgulamak istedim. Ölümden korkulmaması gerektiğini anlattım. Kar beyazlık, saflık temizlik ama kar aynı zamanda kışın ölümünde bir anlatım dili. Çünkü doğa öldüğü zaman kar yağıyor. Ölümden korkulmaması gerektiğini, Teröre direnmenin yeni bir yaşam hazırlayacağını anlatmak istedim. Meyve içindeki çekirdeği nasıl taşıyorsa insanda ölümü içinde öyle taşır. 2 saatlik bir performans sergiledim. Tabutun içinde üzerimi karla kapatıp doğayla bütünleşen bir yaşam dili oluşturdum” dedi.

 

“BU ÇALIŞMA TERÖRE TEPKİ AMACINI DA İÇİNDE TAŞIYOR”

Mehmet Kavukçu, hayat boyunca her an yanımızda var olan, onu meyvenin çekirdeği içinde taşıması gibi içimizde taşıdığımız ölümü bize en çok hatırlatan nesnelerden biri ile temsili bir performans gerçekleştirdi. Sanatçı, performansta bizi, varlık ve yokluk, yaşam ve ölüm, ayrılık ve kavuşma, şiddet ve sükûnet gibi birbirine zıt duygular üzerinde düşünmeye teşvik etti. Sonsuzluk algısı ölümün soğukluğunu hissettirme çabası ile şiddetli soğuk ve karla birlikte kendine anlam aramakta, soyut-somut varlık ilişkilerini de kurmakta.  Dış ve iç doğada yaratılmış olan yatay-dikey, doluluk-boşluk, siyah-beyaz gibi sanatın ve yaşamın temel verilerini dikkat çekici bir şekilde kullandı. Kavukcu, karın bir anlamda saflığı ve temizliği temsil ettiği bu performansta, mekânın ölüm düşüncesi ile örtüşen yönlerini, sanatın yol açıcı ve umut verici oluşunu da ele aldı. Doğanın ölümünü anlatan, aynı zamanda kontrast olarak korunması, beslenmesi, yenilenmesi ve şiddetli soğuktan etkilenip zarar görmeden bahara varabilmesini de ifade eden kar ile sınırsız bir espas ilgisinde kendi düşüncesini ifade eden sanatçı, Ölüm ve Yaşam ilişkisini de sorgulamakta. Sanatçı, bir gün kendisiyle de buluşacak olan, bir anlamda sonsuz yolculuğun ilk adımı bu nesne ile bütünleşik bir yaşam sergilemektedir. Bu bütünleşme insanlara ölümün varlığını, ondan korkulmaması gerektiğini, onun kaçınılamaz olduğunu da hatırlatarak bir ilişki kurma çabası içine girdi. Bununla birlikte Kavukcu bu çalışmasıyla, insanımıza en büyük acıları yaşatan, belki de ölümün en sert yüzü ile karşılaşılan terör ve şiddetin kasıp kavurduğu bu dünyada, her an yaşanılabilecek olan ölümden korkulmayacağı anlayışını da belirtiyor. Kavukçu, “ Bu çalışma özellikle teröre tepki amacını da içinde barındırmaktadır.  Babası şehit olan bir çocuğun ‘Babam bu kutuda ne arıyor?’ sorgulaması ile tetiklenen bu çalışma, Necip Fazıl Kısakürek’in ‘Tabut’ ve Nazım Hikmet’in “Cenaze Merasimim” adlı şiirlerinin anlam ilişkisi ile de derinlik kazanmaktadır” diyor. Kavukçu, tabutla yaptığı çalışmayı, ileride başka araştırmalarla da destekleyerek makaleye dönüştüreceğini sözlerine ekledi.

Etiketler : ,
YORUMLAR Yorum Yazın
Yorum Yazın Kapat
 
 
İsim :
 
 
 
 
 

En Son Haberler